Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Phrases | ||||
Phrases | daha fazla kaynak | further resources expr. | ||
There is a limit beyond which further resources must be provided if all our priorities are to be met. Tüm önceliklerimizin karşılanması için ötesinde daha fazla kaynak sağlanması gereken bir sınır vardır. More Sentences |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | daha fazla okunacak kaynak | (for) further reading expr. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | bir ülkenin aynı kaynak miktarını kullanarak bir maldan diğer ülkeye göre daha fazla miktarda üretim yapabilmesi | absolute frequency n. |
Trade/Economic | bir ülkenin zenginleştikçe artan ihtiyaçları karşılamak için daha fazla doğal kaynak kullanması | affluence trap n. |
Industry | ||
Industry | daha fazla kaynak ayırarak işi hızlandırmak | crash v. |
Computer | ||
Computer | daha fazla kaynak harcamamak için (tıkalı parçayı) çıkarmak | clip v. |
Electric | ||
Electric | üç veya daha fazla elektrot bölgesi, bir kaynak, bir veya daha fazla geçit ve bir çıkış terminalinden oluşan tek kutuplu transistör | field-effect transistor n. |